Ülkemizde, gerçek anlamda sendikacılık yapmak çok zordur. Bizde ilk sendikacılık çalışmaları işçiler arasında başlamış, kamu çalışanlarına uzun yıllar sendikal faaliyetlerde bulunma yasaklanmıştır. Bundan 50-60 yıl önce gerek kamu işlerinde, gerekse özel sektör işyerlerinde çalışan işçiler arasında sendikalaşma bir hak arama yöntemi olarak benimsenmiş ve azımsanmayacak haklar elde etmişken, 1980 askeri darbesi sonrası elde edilen hakların pek çoğu ortadan kaldırılmış, çoğu faaliyetlere yasaklar getirilmişti. 1990’lı yıllarda görev yapan hükümetlerin AB’ye girme sevdası memurların da sendika kurma haklarını elde ettiği yıllardır.
12 Ekim 2012 Cuma akşamı Anamur Öğretmenevinde Türk Eğitim-Sen Anamur Temsilciliği tarafından düzenlenen geleneksel plaket verme ve kaynaşma yemeğine katıldık. Yaz aylarında yine öğretmenevinde bir başka sendikanın il başkanını dinleme fırsatımız olmuştu.
Türk Eğitim-Sen, Türkiye genelinde 1992 yılında kurulmuş. Ülkenin her tarafında olduğum gibi Anamur’da da örgütlenmeye gitmişler. 13 Mart1993 tarihinde, Hamdi Mersin, Ahmet Cengiz, Mustafa Yıldız, Seyfullah Dündar, Fevzi Özkan, Zeki Rıdvanyalçınrıdvanağaoğlu ve Çınar Arıkan’dan oluşan bir kurucular kurulu çalışmalarına başlamış. Kısa bir süre sonra ilk kongresini yaparak, Mustafa Yıldız, Hikmet Mert, Ahmet Cengiz, Hamdi Mersin, Faik Güneysu ve Zeki Rıdvanyalçınrıdvanağaoğlu yönetim kurulu üyeliklerine getirilmiş. Bu yıllarda memurların sendikal çalışmalarının hukuki bir zemini yoktur. Ancak 2001 yılında kabul edilen 4688 Sayılı Yasa ile memurların resmen sendika kurabilmelerinin önü açılmıştır. Bu tarihten önce Mustafa Yıldız, Haşim Bilgiç Türk Eğitim-Sen Şube Başkanlığı yapmışlar. Yasanın çıkmasından sonra Haşim Bilgiç ve Harun Taşdemir sendika temsilciği görevinin yerine getirmişler. Sendikanın temsilcilik görevini halen Harun Taşdemir devam ettirmektedir.
Programda Türk Eğitim-Sen Anamur İlçe Temsilcisi Sayın Harun Taşdemir’in yaptığı konuşma sırasında aldığım notlarıma bakıyorum şu konular üzerinde özelikle durmuş.
- 2010 yılında yapılan halk oylamasına kadar memur sendikaları sadece toplu görüşme yapma yetkisine sahip iken, ek olarak toplu sözleşme hakkı elde edilmiş.
- 2010 yılından 2012 yılına kadar iki yıllık bir ötelemeden sonra nihayet bu sene, memurlarla hükümet arasında toplu sözleşme görüşmeleri yapılmış ve anlaşma sağlanamamış.
- Görüşmelerde anlaşma olmayınca hakem heyeti iş başı yapmış ve hükümetin önerilerine uygun bir karara imza atarak memurları hayal kırıklığı uğratmış.
- Eğitim sisteminde bir dönüm noktası kabul edilen ve 4+4+4 olarak bilinen yasada Türk Eğitim-Sen’in 1+5+3+4 şeklinde özetlenen eğitim-öğretim süresi kabul görmemiş, bunun yerine ilkokul 4, ortaokul 4, lise 4 olmak üzere üç parçalı bir sistem dayatılmıştır.
- Getirilen yeni sistem ile İmam Hatip Ortaokulları açılmış, ortaokul ve liselere yeni seçmeli dersler eklenmiştir.
- Türk Eğitim-Sen’e göre okula başlama yaşı 60-66 ay olarak belirlenmesi yanlıştır. Bu konu öğrenci velileri arasında uzun süre tartışılmış ama soruna kalıcı bir çözüm bulunmadan uygulama aşamasına geçilmiştir.
- 4+4+4 eğitim sistemi nedeniyle binlerce öğretmen mağdur olmuş, psikolojileri bozulmuştur.
Anlaşıldığı kadarı ile 10 yıllık AKP iktidarında öğretmenler haklarının birçoğunu kaybetmiş ve kaybetmeye devam etmektedir.
Sunuculuğunu İlksan Anamur Temsilcisi Hayri Kılınç'ın yaptığı gecede Kamusen İlçe Temsilcisi Salih Kutlu ve uzun yıllar önce Anamur’da öğretmenlik yapmış, halen İngiltere’de görev yapmakta olan bir öğretmen duygusal bir konuşma yaptı. Program sonunda bu sene emekli olan Kız Meslek Lisesi öğretmeni Emine Nesrin Kadiroğlu’na, Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe ve plaket verildi. Biz de Emine Nesrin Kadiroğlu hocama emeklilik hayatında sağlık ve mutluluk ve esenlikler diliyoruz.
Aslında bu konuda söyleyecek çok şey var. Ancak bu yazıda kimsenin ağzının tadını bozmak istemiyorum.
Bu haber 2712 defa okunmuştur.
