Anamur’dan Kıbrıs’a su götürme düşüncesi, 1975’lere kadar gider. 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrasında KKTC sınırları içinde kalan kuzey bölgesi ovalık ve verimli topraklara sahipti. Rumlarda kalan güney kesimi ise dağlık ama adanın su kaynaklarının çoğunluğuna hâkimdi. KKTC sınırları içinde kalan verimli arazilerin sulanması ve halkın içme suyu ihtiyacının karşılanması için çözüm yolları aranırken, Anamur Çayının suyunun Kıbrıs’a götürülmesi çoğu kişinin aklına geliveren düşüncelerden biriydi.
Kıbrıs’a su götürme çabaları içinde balonla su taşıma konusu gündemi bir hayli işgal etmişti. Başlangıç olarak Aydıncıktaki Soğuksudan balonlara yüklenen su, bir çekici ile Girne’ye götürülmeye çalışıldı. Ancak daha işin başından itibaren çeşitli sorunlar çıkmış ve bu yöntemin kullanılmasından vazgeçilmiştir.
Dün (16 Ekim 2012), Anamur konusuna kafa yoran, raporlar, projeler hazırlayıp yetkili makamların kapısına dayanan ve devletin hazırladığı planların bir kısmının değişmesini sağlayan tecrübeli bir mühendis ile görüştüm. Bu görüşme benim için çok yararlı oldu. Eğer yetkili makamlar arzu ederlerse bu tecrübeli Anamur Sevdalısı insandan yararlı bilgiler almak mümkün. Sanırım onun anlatacağı şeyler olaylara ve sorunlara bakış açısı, ilgililerin düşüncesini bir hayli değiştirecektir.
Anamurluların çoğu aslında onu yakından tanıyor. Devletin çeşitli kademelerinde görev yapmış, birçok projeye imza atmış. Anamur sevdası onu 1989 yılındaki yerel seçimlerde DYP’den Anamur Belediye Başkanlığına aday olmaya zorlamış. Ama siyasetin tozlu ve engebeli yollarında kaybolup gitmiş. Anamur için düşündüğü projeler kimsenin dikkatini çekmemiş ve bir yıldız gibi sönüp gitmiş.
Kimden söz ediyorum? Tabii ki Orhan Sunaç Beyden. Yüksek Mimar ve Mühendis Orhan Sunaç, Anamur’da doğmuş büyümüş, 1958 yılında İstanbul Teknik Üniversitesinden mezun olmuş ve 54 yıldır mühendislik mesleğinin içinde. Kendisi ile görüşmemizde bunca ilerlemiş yaşına ve siyasi anlamda tüm aldatılmışlıklarına rağmen hala bir çocuk kadar heyecanlı ve memleket aşkıyla yanıp tutuşan delikanlı ile karşılaştım.
Orhan Beyle yollarımız,13 Ekim 2012 günü temeli atılan kimilerine göre “Asrın Projesi”, kimilerine göre “Dev Proje” kimilerine göre “Barış Suyu Projesi”’nin önemli adımlarından biri olan ve dünyada ilk defa uygulanacak bir yöntemle Anamur’dan Kıbrıs’a denizin 250 metre altından askılarla desteklenmiş 80 km uzunlukta borularla suyun taşınması projesinin temel atma törenleri sonrasında çakıştı.
Anamur Dragon’un (Kocaçay) yıllık 750 milyon metreküp suyu olduğu tespit ediliyor. Alaköprü Barajında 130 milyon metreküp su biriktirileceği açıklanıyor. Bunun 75 milyon metreküpünün borularla Kıbrıs’a taşınacağı ve Geçitkale Barajında depolanacağı ifade ediliyor. Ancak Orhan Bey Alaköprü Barajında daha fazla su toplanabileceğini söylüyor. Olur mu, neden olmasın? Alaköprüden Ören’e oradan Kuzey Kıbrıs’a bir değil üç boru döşenerek Kıbrıs’a 225 milyon metreküp suyun taşınabileceğini iddia ediyor. Bununla da kalmıyor ve ekliyor aynı sisteme doğalgaz boru hattının ve elektrik iletim hattının da ilave edilmesi gerektiğini iddia ediyor.
Temeli atılan mevcut sistem ile Kıbrıs’ta sulanabilecek arazinin ancak yedide birinin sulanacağını, eğer üç boru olursa Kuzey Kıbrıs arazinin büyük bir bölümünün sulanabileceğini ve Kıbrıs’ı kalkındıracağını belirtiyor.
Bu konuda Orhan Bey’e hak vermemek mümkün değil. Zira Anamur ve Bozyazı’nın bugün geldiği nokta 1950’lerden sonra devreye giren sağ ve sol sahil sulama sistemleridir. Yeterli mi, elbette değil. Bu nedenle Anamur ve Bozyazı için yeni sulama projesi üzerinde çalışılıyor. Kısmet olursa bu konuyu da en yetkili kişilerle konuşup sizlere aktaracağız.
Bu haber 2550 defa okunmuştur.