Mart ayının ortalarına geliyoruz. Eskilerin deyimi ile “mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırmış”. Gündüzleri güneş sıcak yüzünü gösterir, etrafa gülücükler saçarken, akşamları hava hala soğuk ve insanı üşütüyor. Ama yine de olsun, her mevsimin kendine göre güzel tarafları var.
Geçtiğimiz günlerde ANTUDER başkanı Fuat Uğur’u dinlemiş ve notlar almıştık. Notlarımızın arasında Anamur turizmini geliştirmesi düşünülen ilginç projeler ve destek programları dikkatimizi çekti. www.anamurekspres.com sitesinde bir anket devam ediyor. 1086 kişi katılmış ve 632 kişi % 58’si Anamur’un geleceğini turizmde görmüş, 454 kişi %42’si de geleceği muz ve çilekte görmüş.
ANTUDER’in en ilginç projelerden biri Azıtepesi ile Mamure Kalesi arasında kurulması düşünülen teleferik ile ulaşım sistemi idi. Azıtepesi Anamur ile Bozyazı’yı birbirinden ayıran yaklaşık 1275 metre yükseklikte bir tepe. Burada Orman İşletmesine ait bir yangın kulesi ve GSM vericileri de bulunuyor. Ayrıca Anamur 1. Muz Festivali kapsamında düzenlenen yamaç paraşütünde kullanılmak üzere bir düzenleme yapılmıştı.
Azıtepesinin turistik amaçlarla kullanılması fikri çok eskilere dayanır. Bu bakımdan doğal yapıyı bozmadan kurulacak tesisler ve teleferik ulaşımı Anamur turizmine çok şeyler kazandırması beklenebilir.
Anamur Kaş Yaylasında uzun yıllar önce yapılan ve bakımsızlıktan yıkılıp yok olma tehlikesi yaşayan il özel idaresine ait otel ve dinlenme tesislerinin gerekli düzenlemeler yapılarak kullanılır hale gelmesi, yaz ve kış turizmi için iyi bir başlangıç olabilir. Hatta buraya Alaköprü’den veya Pınarlardan bir teleferik sistemi kurularak daha cazip hale gelmesi düşünülebilir. Şöyle bir düşünün. Sıcakların çekilmez hale geldiği yaz günlerinde veya kışın kartpostallık kar manzaralarına ulaşıp, yine aynı yollar geri dönebiliyorsunuz. Güzel olmaz mı?
Devam edelim, Kaş, Abanoz Yaylaları ile Alaköprü arasında uzanıp giden gerçekten bir tabiat harikası olan Anamur-Ermenek yolunun da turizm amaçlı kullanılması mümkün. Bisiklet veya motor ve araba sporları için iyi bir parkur olabilir.
Tarihi Alaköprü’nün biraz yukarılarında yapılmakta olan Alaköprü baraj gölü de turizmcilere değişik imkânlar sunacak. Ayrıca Anamur Çayı üzerinde yapılmakta olan Alaköprü barajı nedeniyle çayın debisinin kontrol edilmesi sağlanacağından, yerel yönetimlere büyük bir imkân sunulmuş oluyor. Dragon Köprüsünden başlayıp, çayın denize döküldüğü noktaya kadar olan bölümde karşılıklı düzenlemeler yapılarak insanların hizmetine sunulabilir. Dragon Çayı ile Mamure Kalesi arasında bir kanal açılmasından söz ediliyor. Gerçekten ilginç bir düşünce. Kanalın iki tarafı düzenlenir ve aydınlatılır, yürüyüş yolu olarak hizmete girerse Anamur’a çok şeyler katar.
Ticaret ve Turizm Yüksek Öğretmen Okulunun Turizm bölümünde okumuş ve okul bitirme tezimiz de, “Anamur ve çevresinde turizm” olması nedeniyle, Anamur’un turizm potansiyelini yakından takip ediyoruz. Seksenli yıllarda, doksanlı yıllardan, doksanlı yıllarda iki binli, hatta ikibinonlu yıllardan içi ve dış turizm hareketleri bakımından çok daha hareketli olduğunu söyleyebilirim. Belki yetmişli, seksenli yıllarda da konaklama tesisleri yetersiz, yollar elverişsizdi. Ama daha çok turist geliyor, irili ufaklı pansiyon, otel ve motel bunlara cevap vermeye çalışıyordu.
Bize sorarsanız Anamur’da halk hala turizm mi, yoksa tarım ve hayvancılık mı, konusunda karar verememiştir. Şayet turizmi tercih etmek gerekiyorsa, Anamur ve Bozyazı’yı plastik ve naylon işgalinden kurtarmak tüm enerjimizi turizmin gelişmesine yönlendirilmesi gerekir. Yok, tarım hayvancılık, muz, çilek, turfanda sebze diyorsak, o zaman turizmi unutacağız.
Karar sizin.
Hüseyin ŞİNASİ
Eğitimci/Yazar
Bu haber 3030 defa okunmuştur.