Bilim, “İSLAM” diyor… İslam, Bilime Çıkıyor!
İslam’ın bilime, gelişmeye, ilerlemeye ne kadar önem verdiği malum!
Bunu kanıtlayan yüzlerce Ayet ve Hadis mevcut.
Bilim, bir konuda hüküm verdiğinde, bir bakıyorsunuz, ilgili hüküm, yüzyıllar önce İslam’ın ilkeleri içinde geçmiş veya bilimin yargısı, İslam’ın ilkelerinden biriyle örtüşüyor!
Prof. Dr. Selçuk Şirin’in, YETİŞKİN ÇOCUKLAR adlı kitabını okurken, hiç beklemediğim bir yerde, İslam’ın “bilim” dediğini görerek, hayretler içinde kaldım! Kitabın 103’ncü sayfasındaki, “Benlik Kontrolü” ara başlığı altında şu cümleler yazılıydı:
“Benlik kontrolü, içgüdüsel olarak aklımıza geleni yapmayıp sabırla, belli bir plan çerçevesinde hedefe yönelmek. Mesela, her acıktığımızda çok tatlı veya çok yağlı yemekler yemiyorsak bunun sebebi benlik kontrolünün yüksek olmasıdır.”
Tam şu mübarek ramazan günlerindeki “oruç”u çağrıştırmıyor mu?
Tabii ki oruç bir ibadet ve amacı, işlevi bambaşka. Ama içinde benlik kontrolü olduğu da bir vakıa!
Haddizatında, kitaptan yukarıya aldığım cümleler, bana İslam’ın başka bir ilkesini çağrıştırdı: “Doymadan kalkınız. Daha iştahınız varken sofrayı terk ediniz” ilkesini!
İşte, “benlik kontrolü” budur!
Aklına her estiğinde, her acıktığında yiyip-içmemek!
Ve…
Daha iştahın varken sofradan kalkabilmek…
Bir gün, bir ay değil, bir ömür boyu!
Ruh, beden ve zihin sağlığının en kıymetli şartı…
Sadece Müslümanlarla değil, dünyadaki bütün doymadan sofradan kalkanlarla, aç yatanlarla hemahenk olabilmek!
Merhamet, fazilet, hamiyet duygularını diri tutabilmek ve verebilmek!
Kişisel, toplumsal ve küresel huzurun sırrına erebilmek!
x x x
TAVSİYE
https://www.youtube.com/watch?v=gqxk7Qk3kd0
SIR; Biri kara, biri ak kaderin iki yüzü... Serhat KABAKLI Şiiri
İsmail Hakkı CENGİZ
Bu haber 839 defa okunmuştur.