“Normalleşme” Konusunda Çok Avantajlıyız
Bir tiyatro oyununda, Metin Akpınar, “Egeli” bir köylüdür.
Gece vakti köyüne doğru giderken, tam önüne, kendi tabiriyle, bir “gonan daire” iner…
İçinden uzaylılar çıkar…
Merhabalaşmadan ve hoşbeşten sonra “uzaylı” sorar:
“Normal olarak kaç yıl yaşıyorsunuz?”
Metin Akpınar cevaplar: “Normal olaraaak heç yaşamayyoz!”
“Ya!”
“Anormal yaşayyoz.”
“Ne zamandan beri?”
“İşte, bu Tonton geldiğinden beri!”
x x x
Yıl 1987!
“Tonton”u bildiniz mi?
Yine Metin Akpınar’ın tabiriyle, “Herkezlee bilir onu!”
x x x
2020
Son üç aydır, bir virüs yüzünden bütün yerküre “anormal” yaşıyor!
Demek devran dönmüş, bütün dünya bizim “hizamıza” gelmiş!
Bugünlerde, “normalleşelim” çağrıları, talepleri hatta zorlamaları var!
“Acele” edenler var. “Yavaş yavaş” diyenler var. Bir “takvime” bağlayanlar var.
Cihanın geri kalanı nasıl, ne zaman, nerede, kaç kişiyle, ne kadar “normalleşir”?
“Normalleşir” mi? Bilemeyiz!
Lâkin biz “anormal yaşama” konusunda ziyade talimliyiz…
En kolay, en çabuk, en güzel, en verimli, en sağlıklı biz “normalleşiriz”!
“Normalleşmek” bizim işimiz!
Evvel Allah!
O iş bizde!
İsmail Hakkı CENGİZ
hacengiz@gmail.com
Bu haber 1135 defa okunmuştur.
