Rusya, Suriye’den Çıkar mı? Afrin’e Harekât An Meselesi mi?
12 Aralık Salı günü, başta Aydınlık ve Yeni Şafak, bazı gazeteler, “Afrin’e operasyon an meselesi” manşetleriyle çıktı.
Bunlara göre, Putin, “Rus askerlerinin Suriye’den çekileceğini” söylemişti. Rus askerinin bir bölümü de Afrin’deydi ve bunlar da çekiliyordu. Eh, Rusya askerlerini çektiğine göre, Türkiye, terör örgütü PKK/YPG kontrolündeki Afrin’e, artık, harekât yapabilirdi. Nitekim “operasyon an meselesi”ydi.
Evet, bir an evvel harekât yapılmalı. Haritada gördüğünüz gibi, Afrin, hem Hatay, hem Kilis sınırında… Burada bir terör örgütünün varlığına müsaade edilemez.
Lâkin bu vaziyet 4-5 yıldır böyle olduğu halde, Afrin’e bir harekât yapılamadı!
Neden?
Çünkü burada PKK/YPG ile birlikte Rus askeri var ve Ruslar terör örgütüne “kalkan” oluyor.
Şimdi, “Rus askeri çekiliyor” diyorlar…
Şu satırları okuyanlar içinde, Rus askerinin Suriye’den çekileceğine inanan bir kişi var mı, acaba?
Rusya, en az 4 yıldır Suriye’ye fiilî olarak müdahale halinde ve o günden beri en az 4 kere çekiliyorum dedi. Sonuç; bildiğiniz, gördüğünüz gibi!
Rusya yine çekilmeyecek.
Putin niye böyle manevralar yapıyor? Belki dünyayı oyalamak için!
Rus askeri şöyle çekiliyor: Suriye’dekiler ülkelerine dönüyor, Rusya’dan yeni birlikler geliyor. Yani bir nöbet değişimi! Dünya da bunu, “Rusya çekiliyor” diye okuyor!
Hal böyle olunca, bizim Afrin’e harekât yapmamız mümkün mü?
12 Aralık 2017 tarihli gazetelerde, “Putin Afrin’e operasyon’a yeşil ışık yaktı” haberleri de vardı. Hatta, Aydınlık, “Putin, Türkiye’nin olası bir Afrin operasyonunda Rusya desteğini alabileceği mesajını verdi.” yazacak kadar ileri gitti.
Bunlar güzel “haberler” ama ne kadar gerçekçi?
Temennileri haber diye sunmamak lâzım! Sonra büyük hayal kırıklığı yaratıyor.
x x x
BU KAÇINCI AN MESELESİ?
Afrin’deki terör örgütü varlığı Türkiye için büyük bir tehdit… Bu tehdidin mutlaka bertaraf edilmesi lâzım!
Medyada da yıllardır, bunun bir an evvel yapılması beklentisi ve temennisi var.
Arşivleri şöyle bir karıştırırsanız, 20 Eylül’de Vatan’ın, 24 Ekim’de Güneş’in, 30 Haziran’da yine Yeni Şafak’ın, “an meselesi” manşetleriyle çıktığını görürsünüz.
O “an” bir türlü gelmiyor.
Medya-gazeteler biraz daha itibar ve irtifa kaybediyor!
İsmail Hakkı CENGİZ
hacengiz@gmail.com
Bu haber 1100 defa okunmuştur.
