gazete anamur
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Sponsor Alanı


Ana Menü

Sponsor Alanı

 

Sponsor Alanı


EN ÇOK OKUNANLAR

Dost Siteler

HAVA DURUMU

ANAMUR

Saat

Sponsor Alanı

 

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif 59  
»Bugün 1553  
»Toplam 15499607  
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz | 3.145.39.176
» Bu sitemizi ziyaretiniz

DEVLET, YARGI VE SİYASET

Misafir Kalem

03 Mart 2016, 22:25

Misafir Kalem

 DEVLET, YARGI VE SİYASET

 

Türkiye; Hukuk devletini, yargı bağımsızlığını, oligarşik devleti, askeri vesayeti, sivil vesayeti, ABD vesayetini, İngiliz vesayetini, derin devleti, paralel devleti, dinci devleti, imam devletini, hakimi, savcıyı, polisi tartışıyor.

 

Türkiye; Yolsuzluğu, hırsızlığı, soygunu, talanı, ayakkabı kutularını tartışıyor.

Türkiye; Kasetleri, pazarlıkları, vurgunu zenginleşenleri tartışıyor. 

Türkiye; Terörist başına, teröristlere meşruiyet getirilmesini tartışıyor.

 

Tartışıyor da ne oluyor ki?

Eski tas eski hamam. Yine etkili ve yetkili olanlar; hak, hukuk, anayasa, kanun, din, iman dinlemeden istediğini yapmaya devam ediyor. 

 

Yandaşlık yalakalık; popüler siyasetçi, gazeteci akademisyen kimliği haline gelince gerçeklerle yanlışlar karışıyor. Neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda insanların kafası karışıyor.

Sirk cambazları, palyaçolar, ilizyonistler, meddahlar sahnede boy gösteriyor, alkışlanıyor.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti; var olan anayasasına göre anayasal bir devlettir.

Anayasa devletin kuvvetler ayrılığı ilkesine sahip olduğunu belirtir.

 

Yasama, yürütme ve yargı erklerinin görev yetki ve sorumlulukları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

 

Yasama organın başı; Anayasa’nın 138’inci maddesi ölmüştür. Mahkemeler bağımsız değildir. Anayasa ayaklar altına alınmıştır, diyor, Hukuk düzeninin kalmadığını ilan ediyor.

Demokratik hukuk devletiyle yönetildiği söylenilen bir ülkede yasama görevini yürüten Meclis’in Başkanı diyebilir mi?

 

Eğer o ülkede gerçekten demokratik hukuk devleti varsa, asla demez, diyemez.

Bir ülke meclisi düşünün ki; suçlular meclisine sahip. Dokunulmaz seçkinler zümresi oluşturulmuş. Seçilmişlik adıyla kutsallık, dokunulmazlık ayrıcalıklık yaratılmış. Her türlü suç işleyeni barındırıyor. Teröristler, kalpazanlar, görevi kötüye kullananlar gibi birçok suç isnadı altında olanlar, yargılananlar, dokunulmazlık zırhı altında mecliste toplum adına topluma zehir kusuyorlar.

 

Bir ülke düşünün ki; anayasa mahkemesi seçme ve seçilme hakkı adıyla teröristlere meclis yolunu açıyor. Türkiye’de demokrasicilik, cumhuriyetçilik oyunu oynanıyor.

 

Siyasetçilere, bazı bürokratlara, yandaş olana, hukuksal zırh sağlayan, aklatan, paklatan zihniyet; birilerince, cumhuriyet ve demokrasinin yerleşmesi olarak algılanıyor, yorumlanıyor. Gerçekten öyle mi?

 

Yargı’nın savrulmadan, tarafsızlığı felsefi olarak benimsemesi; hem toplumsal huzur için hem cumhuriyetin daha kucaklayıcı yönde evrimleşmesi için bir zorunluluktur.

 

Yargı anlayışı, hem bağımsızlığı, hem tarafsızlığı güçlendirecek nitelikte olmalıdır. İktidarın ve muktedirlerin etkisinde kalmayan, geleneksel tarafsızlığını sürdürecek, bağımsız ve tarafsız bir yargı gerekli ve zorunludur.

 

Siyasetçilere hâkim olan, emir, kesinlik, güç kullanma gibi kavramlardır. Elinde de yetki vardır. Toplumsal hayatın akışkanlığıyla ve çeşitliliğiyle bağdaşmayan ve gerçekten sıkı disiplinli olması gereken matematiksel bürokratik düşünce, hukuk dışarı çıkarsa neler olabileceğinin örneklerini saymaya gerek var mı?

 

Devletin temel kurumları, yıpranmamalıdır. 

Aşırılıklara savrulmamalı, itidal kaybedilmemelidir.

 

Günün Sözü: Hak, adalet, barış, huzur ve güvenlik için tarafsız, adil yargı bir güvencedir.

 

Nurullah AYDIN

na741954@gmail.com

3 Mart 2016-ANKARA

Bu haber 1806 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
Günlük hayatın bir parçası, ölçü birimleri13 Kas?m 2024

Sponsor Alanı


SON HABERLER

Sponsor Alanı

 

Son Dakika Haber

Sponsor Alanı

 

Her Hakkı Saklıdır - 2012 (Fatma ARIKAN)
RSS Kaynağı | Anasayfa | İletişim

(c)2012 Gazete Anamur