Sponsor Alanı

Ana Menü

Sponsor Alanı

EN ÇOK OKUNANLAR

Dost Siteler

HAVA DURUMU

Saat

Sponsor Alanı

Ziyaretçi Bilgileri

»Aktif	42
»Bugün	1524
»Toplam	15499578
Sayın Ziyaretçimiz
»IP'niz \| 13.58.200.78
» Bu sitemizi ziyaretiniz

18 Punto 16 Punto 14 Punto 12 Punto Anasayfa » Misafir Kalem

Gazeteci Turhan Ada'nın Ardından

10 Mart 2015, 20:19

Misafir Kalem

Gazeteci Turhan Ada’nın Ardından

2003 yılının sonlarıydı. Lise’ye yeni başlamıştım.

Lise’den önce Zehra Marulyalı Pansiyonlu İlköğretim Okulu’nda okurken aynı zamanda Atatürkçü Düşünce Derneği’nin Anamur Şubesi’nden de burs alıyordum. Her Pazar günü dernekte seminer oluyordu. O seminerlere katılıyordum.

İlk defa dernekte karşılaşmıştım Akdeniz Postası Gazetesi ile. Tabloid şekilde çıkıyordu. Siyah beyaz bir gazeteydi. Sadece logosu mavi renkte idi.

2003 yılında liseye başladım. Lisede dersim bittikten sonra mutlaka Akdeniz Postası Gazetesi’ne uğrar, günlük gazetemi alırdım. Sağ olsun, hâlâ Akdeniz Postası Gazetesi çalışanlarından olan Recep Tuncel Ağabey’imde her gün benim gazetemi ayırır, ben gelince gazetemi verirdi.

O yılarda Oktay Demir Ağabey’im, Gökçen Babahan Abla’m, Mukaddes Kiriş Abla’m Akdeniz Postası Gazetesi’nde çalışıyordu. Ben de Turhan Bey’i o zamanlar gazeteye uğradığım zamanlar görmeye başlamıştım. Kendisiyle uzun zaman sohbet etme şansımız olmadı ama gazetede başyazar olduğu için mutlaka gazetedeki yazısını okurdum. Farklı bir üslûbu vardı. Çok iyi analiz yapıyordu. Yazılarını beğenerek okurdum.

26 Şubat 2006 yılında ilk köşe yazım, Akdeniz Postası Gazetesi’nde yayınlandı. Yani Turhan Bey’in gazetesinde. İlk köşe yazımın yayınlanmasından sonra gazetede sürekli yazmaya başladım. Yazılarımı o zamanlar, kareli defter yaprağına yazardım. Oktay Ağabey’ime ya da Mukaddes Abla’ya teslim ederdim. Bir ya da iki gün sonra da gazetede “Konuk Yazar” olarak yazım yayınlanırdı. Elbette çok mutlu olurdum. Liseyi bitirinceye kadar sürekli yazdım.

Liseden sonra Niğde Üniversitesi Radyo Televizyon Teknolojisi Bölümü’nü kazandım. 2010 yılında yarıyıl tatiline geldiğim zaman ilk defa Turhan Bey ile konuştum. Uzun bir sohbetimiz oldu.

Üniversiteyi bitirdim. Sonrasında askere gittim. Askerden dönüşte yerel seçimler yaklaştı. Anamur Haberci Gazetesi’nde çalışıyordum ama daha henüz maaş olarak ne alacağım, ne kadara çalışacağım vs. gazete ile konuşmamıştık.

2014 Ocak ayı sonuna doğru Oktay Ağabey’im aradı. Buluştuk. Birlikte Akdeniz Postası Gazetesi’nde çalışmak istediklerini iletti. Bende Anamur Haberci Gazetesi’nde çalıştığımı ama henüz orası ile de maaş konusunu konuşmadığımı, gazeteden benim ile konuşmalarını beklediğimi, eğer konuşmazlarsa görüşebileceğimizi söyledim. Gazete yönetimi de birkaç gün sonra benimle görüşünce Akdeniz Postası Gazetesi’nde çalışma fırsatım olmadı.

Tabi zaman zaman Turhan Bey’le sohbetimiz oldu. İllaki gazetesinde çalışmadım diye de bir dargınlık ya da kırgınlığımız asla olmadı. Mayıs ayı gibiydi…

Değerli Ağabeyim Gazeteci Vedat Çelikbaş ile buluştum. (Vedat Ağabey’imin de mekânı cennet olsun.) Akdeniz Postası Gazetesi’nde çalışırsam çok iyi olacağını söyledi. Şartlarının çok iyi olduğunu, Akdeniz Postası Gazetesi’nde çalışırsam önümün daha da açık olacağını dile getiriyordu. Benim İstanbul’a gitme hedefim olduğunu ve yerelde çalışmayı düşünmediğimi söyledim. Israr etmedi ama yine de bu fırsatı düşünmem gerektiğini dile getirdi.

Bir Pazar günü Turhan Bey aradı. Müsait isem bir yerde buluşup konuşmak istediğini söyledi. Bende müsait olduğumu söyledim. Buluştuk. Benimle birlikte çalışmak istediğini ifade etti. İstanbul’a gitme hedefimin olduğunu söyleyince, İstanbul’da tutunmanın zor olduğunu, yine de kararımdan vazgeçersem kapısının her zaman açık olduğunu belirtti.

İstanbul’a geldiğim vakitlerde de aramıştı defalarca, gel birlikte çalışalım diye. Benim kararım kesindi. Yerelde çalışmak gibi bir düşüncem yoktu. Turhan Bey’de her zaman kapısının bana açık olduğunu söylerdi, kararıma saygı duyduğunu ifade ederdi.

Zaman zaman Akdeniz Postası Gazetesi çalışanlarından olan Değerli Ağabeyim Erdem Erkan ile konuşurduk. Uzun süredir hastanede yattığını da Erdem Ağabey’imden öğrenmiştim.

Acı haberini 6 Mart akşamı aldım. Üzüldüm. İçim burkuldu. Anamur Basını için bir kilometre taşıydı. 2001 yılından bu yana Anamur’da günlük olarak yayınlanan tek gazete olan Akdeniz Postası Gazetesi’ni çıkarıyordu. Bazen 8 sayfa, bazen 6 sayfa, bazen de 4 sayfa olarak gazeteyi çıkarıyordu.

İyi bir insandı. Yüreği sevgi doluydu. İçinde kötülük yoktu. Sohbeti hoştu. Sohbeti seven birisiydi ama dinleyen olursa. Saatlerce konuştuğumuz günler oldu.

İnce belli küçük bardağında çayını yudumlamaya başlar, sigarasını da tüttürdükten sonra başlardı sohbete. İnsan saatlerce dinlese bıkmazdı konuşmasından.

İtici bir sohbeti de olmuyordu. Keyif alıyordum dinlerken.

İlerlemiş yaşına rağmen güçlü bir beyni vardı. Dinçti. Konuşurken konuştuğu kişiyi kırmamaya özen gösterirdi.

Bugüne kadar Anamur Basını’na çok şey kattı. Anamur Basını’nın gelişmesi için vefat edene kadar da gazetesi çıktı. Hâlâ da çıkıyor.

Birçok gazeteci onun yanında yetişti.

Anamur Basını için büyük bir kayıp oldu. ,

Yeri doldurulamayacak birisidir.

Mekânı cennet olsun.

Sevgiyle, hoşça ve dostça kalınız...

Mehmet ŞAHİNCİLEROĞLU

İletişim: mehmet_sahin1987@hotmail.com

mehmetsahincileroglu@hotmail.com

sahin33mehmet@gmail.com