• Anasayfa
• Anamur
• İlçemiz Tarihçesi
• Tarım
• Turizm
• Tarihi Yerler
• Anamur'da Yaşam
• Ulaşım
• Anamur İlçe Haritası

EN KALİTELİ PETROLE SAHİP LİBYA’DA

TERÖRİSTLER LİDERİ HAFTER KİMDİR?

 

ABD ve Rusya dünyada en büyük biziz derken Çin’i de unutmamak gerekir. Hani derler ya kişi kendi konumunu kendisi belirler ve bu yıllarda Türkiye de ben de varım dedi. “En büyük biziz” diyenlerle, sacayak misali bir de Türkiye var artık. Amerika ve Rusya Ortadoğu gelirlerine göz dikmiş durumda. Neden? Ortadoğu ülkelerinin birbirlerine olan bağlarının zayıflığından. Ne derler kurt bulanık havayı sever. Ortadoğu karışık. Az nedir bilmeyen doymazlar, bu bulanık/karışık ortamdan faydalanmak istiyorlar. Ama Ortadoğu’da ben de varım diyen ve varlığını ispatlamış bir Türkiye var. Türkiyesiz yapmak istediklerini yapamıyorlar. Ya da başka bir ifadeyle engel görüyorlar Türkiye’yi.

Ortadoğu derken bir de Libya çıktı. Zira Suriye, Irak ve İran’da olduğu gibi Libya ile deniz sınırımız var. Artık Türkiye yaptıkları, yapacakları ve oluşturduğu konumu itibarıyla, denizlerdeki haklarını koruma altına almak istedi. Tespit edilenlerle gasp edilen veya edilebilecek Akdeniz’deki haklarını belirlemek ve garanti altına almak üzere BM’lerin tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümeti ile iki anlaşma imzaladı.

ABD’nin kontrolünde, Kadafi’nin 1911 yılında linç edilmesinden bu yana Libya iç savaşlarıyla bir türlü durulmadı. Bu yıllarda merkezi Trablus olan ve BM tarafından tanınan Sarrac’ın başkanı olan Ulusal Mutabakat Hükümeti meşru hükümet. Bir de, Libya’nın doğusunda ama dünyanın en temiz/en kaliteli petrolünün bulunduğu bölgede silahlı güçlerin lideri Hafter var.

Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin daveti üzerine, TBMM, Libya’ya asker gönderilmesine ilişkin tezkereyi 2 Ocak 2020’de kabul etmesi üzerine gayri meşru silahlı güçlerin lideri Hafter, “Türkiye’nin meydan okumasını kabul ediyoruz, cihat ilan edip silahlanma çağrısı yapıyoruz” dedi. İşte bunun üzerine doğum tarihi 1943 ve Kaddafi ile aynı olan ve son zamanlarda gündemde olan ve UMH ile Türkiye’nin yaptığı iki anlaşmayı tanımadığını ifade eden bu adam kimdir sorusunu soruyoruz.

Kaddafi’nin silah arkadaşlığından, CIA danışmanlığına, darbe girişiminden, başkenti silah zoruyla işgal girişimine kadar Libya’nın yakın tarihinde birçok rol üstlenen Hafter, çevresi tarafından iktidar ve güç peşinde biri olarak ifade ediliyor. Hafter, şu anda Libya’nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri.

Hafter, 1911 yılından 1949 yılına kadar Libya, İtalya’nın sömürgesi olduğu dönemde doğdu. Hafter, Kraliyet Askeriye Koleji’nden mezun olunca Sovyetler Birliği’ne gitti ve orada Harp Akademisi’ni bitirdi. Ülkesine dönünce de Mısır’a askeri ateşe olarak atandı. 1969 yılında Kral İdris’in devrilmesinde Kaddafi ile birlikte hareket etti. Libya Komuta Konsey üyeliğine seçildi ve Kaddafi onu genelkurmay başkanı yaptı.

Kaddafi’nin başlarda güvendiği komutanlardan biri olan Hafter, komşu Çad ile yapılan savaşlarda hep ön saflarda oldu. 1987’deki son savaşta, ABD ve Fransa Çad’a destek verdi, Libya ordusu büyük bir yenilgiye uğradı. Libya ordusundan alınan esirler arasında Hafter de vardı. Kaddafi Çad ile ateşkes imzaladı. Kaddafi, daha sonra karşısında muhalif biri olarak çıkabilir diyerek, ateşkesi ihlal ettiği gerekçesiyle, Hafter’in geri gelmesini istemedi. Bunun üzerine ABD desteğinde, Libya’nın Özgürlüğü için Ulusal Cephe ismiyle kurduğu örgütle, Kaddafi’ye karşı muhalif hareketi başlattı.

Daha sonra Hafter, askerleriyle birlikte ABD’ye iltica talebinde bulundu. Bu anlaşmalı iltica talebi kısa zamanda kabul gördü. Hafter’e, ABD vatandaşlığı verildi ve 2008 yılındaki başkanlık seçimlerinde oy bile kullandı.

Libya’da karışıklığın olduğu 2010 yılı Hafter’ın Amerika’dan Libya’ya döndüğü, CIA’nın düğmeye bastığı yıldır. Hafter, Kaddafi öldürüldükten sonra Amerika’ya ülkedeki "İslamcı teröristleri" yok etme sözü verdi. Amerikalı Jeffrey Feltman, bu durumu şöyle özetliyor: Hafter, kendi kuvvetleri içinde selefi cihatçı gruplar olmasına rağmen dışarıya anti-İslamcı bir figür çizerek Batı’nın desteğini kazanmayı hedefledi ve bunu da başardı." CIA ile temas halinde olan Hafter, Avrupa için göçmen kartını ileri sürdü. Hafter, Avrupa’ya göç dalgasını durdurması karşılığında AB ülkeleri Hafter’e askeri destek verdi.

Libya’da ABD ve Avrupa ülkelerinin zoru petrol.. Libya dünyada en temiz/en kaliteli petrole sahip. Petrol bölgesinin çoğunlu Hafter kontrolünde. BM tarafından tanınan Libya Hükümeti Hafter’e karşı uluslararası destek isterken, Trump Hafter ile telefonla görüşüyor ve Beyaz Saray tarafından şu açıklama yapılıyor: “Başkan Trump, Hafter’ın terörle mücadelede ve Libya’nın petrol kaynaklarının güvenliğini temin etmedeki önemli rolünü kabul etti ve karşılıklı olarak anlaşmış bulunuyorlar. Ayrıca Libya’nın istikrarlı ve demokratik bir siyasi sisteme geçişi konusunda mutabık kaldılar.”

29 Kasım 2010’da Libya ile Türkiye arasında anlaşma yapmak için çalışma başlatılmıştı. Birkaç ay sonra Libya’da iç savaş için düğmeye basıldı ve 2011’deki iç savaşla birlikte bu çalışmaların devamı getirilemedi. İşte bu çalışmalar Milli Savunma Bakanı’nın 5 Kasım 2018’deki Libya’yı ziyaret etmesiyle yeniden başladı. Ancak bir ay geçmeden CIA kontrollü Hafter harekete geçirildi Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni devirmek için harekete geçirildi. Ve Hafter gördüğü desteklere güvenerek, Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması’nı (MEB) tanımadığını söyleyerek Türkiye’ye de meydan okuyup cihad ilan ediyor/etmiştir.

Libya’da iç savaşı doğuran sebeplerin başında bölgedeki oyunlar, Libya’daki kaliteli petrol ve doğalgaz kaynaklarının paylaşılması arzusudur. Türkiye ile Libya arasında MEB anlaşması imzalanmasının engellenmesi de, bölgedeki iç savaşı çıkaran güçlerin hedeflerindendir.

Bütün bunlar olurken Türkiye seyirci kalamazdı. Suriye'ye düzenlediği 3 ayrı harekatla Ortadoğu’da gözü olan devletler vesayeti/kontrolünde ve Türkiye’nin Güney’inde kurulacak terörist kurma planını bozan Türkiye, Doğu Akdeniz’de Libya UMH ile anlaşma yaparak olumlu yeni durum elde etti. Bu anlaşma ile Türkiye, Akdeniz’in batısındaki meşru sınırlarını belirlemiş ve tüm dünyaya ilan etmiş oldu. Bu durum BM de bildirilerek resmi olarak yürürlüğe girmiş oldu.

Hoş kalın.

Yorum-Analiz: İsmet KADIOĞLU

Şubat 2020/Anamur