• Anasayfa
• Anamur
• İlçemiz Tarihçesi
• Tarım
• Turizm
• Tarihi Yerler
• Anamur'da Yaşam
• Ulaşım
• Anamur İlçe Haritası

DERSHANE YASASI 'YENİ KATSAYI ENGELİ'!

 

"Böyle bir girişimi eğitim reformu gibi lanse etmek, insan aklıyla alay etmek olur... Toplumu ve tabanı küstürmek, olsa olsa iktidara zarar verir..."

 

Dershane ve özel etüt merkezlerinin kapatılması konusunda hazırlanan taslağın basına sızmasının ardından ilgili düzenlemeye, farklı kesimlerden tepki yağdı. Buraların kapatılmasının, serbest piyasa ve demokrasinin teşebbüs hürriyetine aykırı olduğu, terör örgütünün ekmeğine yağ süreceği, dar gelirli ailelerin çocukları için de olumsuz etki doğuracağı tespitlerinin yanısıra Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erhan Başyurt da böyle bir uygulamanın yeni bir katsayı engeli demek olduğunu yazdı. Başyurt, "Toplumu ve tabanı küstürmek, olsa olsa iktidara zarar verir." hatırlatmasında bulundu:

 

"Bu uygulamadan en fazla zarar görecek olanlar, Anadolu’daki düz lise öğrencileri, imam hatip ve meslek liseleri öğrencileri olacaktır. Bunun sonucu da yeni bir katsayı engelini dolaylı olarak uygulamak olacaktır. Böyle bir girişimi eğitim reformu gibi lanse etmek, insan aklıyla alay etmek olur."

 

"Anadolu insanının eğitim fırsatlarını 1940’lı yıllara döndürmenin kime ne faydası olabilir?.. Toplumu ve tabanı küstürmek, olsa olsa iktidara zarar verir. Bir yıl özel dershane parasını ödeyemedikleri iddia edilen kesimlerin, 4 yıl özel okul eğitimi almaları da mümkün olmayacağına göre, sistem geniş halk kitlesinin aleyhine çarpık bir hal alacaktır."

 

İşte, Erhan Başyurt'un o analizi:

 

Böyle reform olur mu?

 

Üniversite hazırlık dershaneleri ve bu kapsama giren dersler konusunda kurslar düzenleyen özel etüd merkezlerinin 2013-2014 eğitim yılı sonunda kapatılması konusunda hazırlanan taslak basına sızdı.

 

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, taslak çalışmasının varlığını doğrulayarak amacını, “Türkiye’de özel sektörün eğitim alanında daha etkin biçimde yer alması ve okul dışı alternatif programlar uygulayan kurumlara bağımlılığın ortadan kaldırılmasıdır” şeklinde açıkladı.

 

Uzun süredir konuşulan bir konuda, ücretsiz eğitim veren özel etüd merkezlerini de kapsayacak böyle bir kapatma birçok açıdan endişe verici.

 

Tasarının aynıyla hayata geçmesi halinde, eğitimde fırsat eşitliği ortadan kalkacağı gibi, hür teşebbüse kanun yoluyla yasak getirilmesi gibi serbest piyasanın esası ile tamamıyla zıt yönde bir adım da atılmış olur.

 

Türkiye’de eğitim standardı maalesef her okulda ve her bölgede aynı değil.

 

Taşradaki bir lise ile büyükşehirdeki bir lise aynı eğitim standartlarına sahip değil.

 

Öğretmen açığı dikkate alınırsa eşit şartlarda eğitim verilmesi mümkün de değil.

 

Fen lisesi, Anadolu lisesi veya özel kolejlerdeki eğitim ile imam hatip lisesi ve meslek lisesi mezunlarının da aynı eğitimi alması hem müfredat hem de imkânlar açısından söz konusu olamaz.

 

O halde özel dershaneleri kapatmak, eğitime katkı sağlamak değil belki takviye eğitim ile ortaya çıkan fırsat eşitliğini ortadan kaldırmaktan öte bir anlam ifade etmez.

 

Bu uygulamadan en fazla zarar görecek olanlar da, Anadolu’daki düz lise öğrencileri, imam hatip ve meslek liseleri öğrencileri olacaktır. Bunun sonucu da yeni bir katsayı engelini dolaylı olarak uygulamak olacaktır.

 

Böyle bir girişimi eğitim reformu gibi lanse etmek, insan aklıyla alay etmek olur.

 

Teşebbüs hürriyeti yok ediliyor

 

Dershaneler ve etüd merkezlerini kapatmak, serbest ekonominin en temel prensibi teşebbüs hürriyetini de yok etmek olur.

 

Sağlığa zararlı sigara ve alkol üretimi-satışı yasaklanamıyorken, birahane, kahvehane ve kumarhane gibi ticari kurumlar ve hatta gençliğe darbe vuran muzır yayınlar bile yasaklanamıyorken, gençliğe en büyük faydayı sağlayan, eğitimde fırsat eşitliğini temin eden özel dershaneleri ve etüd merkezlerini yasa zoruyla kapatmak vicdana ve akla sığmaz.

 

Hem kontenjan imkânları hem de eğitim kalitesi ve soru türü olarak takviye eğitime ihtiyacı kaldırmak, bu yolla özel dershaneler ve etüd merkezlerine ihtiyacı sıfırlamak, kapanarak yok olmalarını sağlamak başka bir şey, yasayla bu kurumları yasaklamak ve takviye eğitime ihtiyaç duyan bireylerin iradesine engel koymak başka bir şeydir.

 

İlki demokratik bir çözümleme, ikincisi ise serbest piyasa ekonomisi uygulamalarında ve demokrasilerde rastlanması mümkün olmayan bir uygulamadır.

 

Nitekim ABD, Avrupa, Japonya, Güney Kore gibi eğitim standardı ve kalitenin okullar arası dağılımı açısından Türkiye’nin çok çok önünde olan ülkeler bile, takviye eğitimin önünü kapatmamış, kapatamamıştır.

 

Türkiye’de böyle bir yasağı devreye sokmanın anlaşılır bir tarafı da bulunmamaktadır...

 

Terörün ekmeğine yağ sürer

 

Belki Türkiye’ye özgü bir gerçeğin daha üzerinde durmak gerek, o da özel dershaneler ve etüd merkezlerinin özellikle terör nedeniyle geri kalmış bölgelerde oynadıkları yapıcı roldür.

 

Takviye dersler almak yoluyla gelecek umudu taşıyan ve üniversite kapısını aralayan gençlerin, dağa çıkışın ve şiddete yönelişin önünde bir perde olduğu hem güvenlik birimlerinin hem de bağımsız düşünce kuruluşlarının çalışmalarıyla ortadır.

 

O halde özel dershane ve etüd merkezlerinin kapısına kilit vurmak, maalesef terör örgütlerine fayda sağlayacaktır.

 

Nitekim terör örgütünün özel eğitim yurtları ve dershanelere saldırı girişimleri de onların en büyük arzusunun “cehalet” olduğunu göstermektir.

 

Üniversiteler her halükarda, tıp, hukuk ve mühendislik gibi çokça rağbet edilen bölümlere öğrenci alabilmek için bir eleme ve derecelendirmeye ihtiyaç duyacaktır.

 

Bu durumda, özel okulda okuyan öğrencilerin notları devlet okullarında okuyanlardan yüksek olacak, yine maddi durumu yüksek olanların da özel ders takviyesi alarak bu imkânı olmayanlara fark atmaları mümkün olacaktır.

 

Bu da iyi bölümlerin maddi durumu olanlar tarafından doldurulması sonucunu doğuracak, seçkinler sınıfı oluşmasına neden olacaktır...

 

Anadolu insanının eğitim fırsatlarını 1940’lı yıllara döndürmenin kime ne faydası olabilir?.. Toplumu ve tabanı küstürmek, olsa olsa iktidara zarar verir.

 

Bir yıl özel dershane parasını ödeyemedikleri iddia edilen kesimlerin, 4 yıl özel okul eğitimi almaları da mümkün olmayacağına göre, sistem geniş halk kitlesinin aleyhine çarpık bir hal alacaktır.

 

Sonuç olarak, özel dershaneleri ve etüd merkezlerini yasa ile kapatmak fikri Türkiye’nin mevcut şartlarına, serbest piyasa ve demokrasinin teşebbüs hürriyetine aykırı olduğu gibi terör örgütüne de beklediği insan kaynağını elde etme fırsatı verecektir.

 

İyisi mi bürokratlar tarafından 28 Şubat’ın “siyaset mühendisleri” gibi sosyal ve siyasal gerçeklikten uzak hazırlanan bu tasarıyı rafa kaldırıp, halka inerek, şeffaflık içerisinde kamuoyunda tartışıldıktan sonra gerçekçi ve aklıselim bir adım atmak...

 

 

 

http://www.aktifhaber.com//dershane-yasasi-yeni-katsayi-engeli-885584h.htm