KADIN GÖZÜ İLE YOL GÜVENLİĞİ


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazıları
Eklenme Tarihi: 10 Aral?k 2020
Geçerli Tarih: 29 Mart 2024, 16:24
Site: gazete anamur
URL: http://www.gazeteanamur.com/yazar.asp?yaziID=3438


            KADIN GÖZÜ İLE YOL GÜVENLİĞİ

Kazasız, Covit-19 ‘suz günler dileyerek yazıma başlamak istiyorum.

Başlığım kadın gözü ile yol güvenliği. Ancak; güvenliğin kadını erkeği diye ayrımının yapılmasını doğru bulmuyorum. Ben(15 yaşında yaş büyütüp) 43 yıllık ehliyetli her daim trafikte olan bayan ve hiç kazası olmamış şoför olarak bu Pencereden bakarak değerlendireceğim konuyu. Tek seferde 1800 km’ lik yolları tek başıma, benzinliklerde mola vererek ertesi günü 800 km’lik yolu tamamlayan usta sürücü bendenizin öğütlerine kulak veriniz efendim.

Şehirler gelişirken, nüfus artarken trafikteki araç sayısı da her gün her saat sürekli artmakta.

Günlük, Türkiye’de piyasaya çıkan araç sayısı 4 bin 9 olmuş durumda. TÜİK’in İstatik açıklamalarına göre Ocak ayındaki rakam (bu yıl da bitmek üzere sayılar daha da katlanmış durumdadır şu an) Türkiye'deki araç sayısı 18 milyonun üzerine çıkarak 18 milyon 52 bin 195'e yükselmiş.

Yol güvenliği, trafik resmi kurumların da devamlı çözümler aradığı, sürücü davranışı, araçların teknik gözetimleri  mobilite (hareketlilik alışkanlık bir durumdan başka duruma geçiş)  gibi denetimlerin olması gerekir.

Araca binmeden lastikleri kontrol etmek, biner binmez ilk iş olarak emniyet kemerini  takmak. (Emniyet Kemeri kullanımı araç içi ölümleri, ağır yaralanmaları % 60-65 azaltmakta olduğu tespit edilmiş)

Yasal kurallara uymak. Dönüşlerde yayalara yol vermek, yaya geçitlerinde yavaşlamak, diğer araçlar ile sağdan soldan önden araya mesafe koymak, trafik tabelalarına dikkat etmek özellikle tek yönlü yollarda maksimum dikkatli olmak. Alkollü araç kullanmamak. (Alkollü araç kullanmak pek çok sayıda kazaya yol açabilir) Alkol alımı kandaki oksijeni azaltıp, yeterince oksijen alamayan beyin fonksiyonlarını kaybetmeye başlar. Alkollü sürücü kendini kontrol edemeyip kendi kullandığı ve diğer araçların da kazalarına yol açabilir ve trafik kazaları yoğunlaşır. Kornayı gereksiz yere çalmamak, hız sınırlarına uymak, aşmamak, hatalı sollamalar yapmamak, şeritlere dikkat etmek, zikzaklar yapmamak. Makas atma tabiri olan o felaket maganda sürüşü hiç uygulamamak. Trafik sigortasız trafiğe çıkmamak, Araçların periyodik teknik denetimlerini sürekli yaptırmak. Kargoların ve tehlikeli maddelerin taşınmasının resmi kurumlarca düzenli denetlenmeli. Arızalı araçlar trafikten men edilmeli. Hurdaya ayrılan atık araçların tekrar trafiğe çıkması engellenmeli kontrol edilmeli.

Trafik kazalarının, trafik sıkışıklığının azalması için güvenli teknikler araştırılmalı. Araç emisyonlarının sonuçları da göz  önüne alınarak hava kirliliği kontrolleri de yapılabilir. Genel ve bayram tatillerinde olan can kayıplı kazaların nedenleri yorgunluk mu? Yoğunluk mu? Çözümler araştırılmalıdır.

Yolların yapısı da son derece önemli çukurdan kaçmaya çalışmak olası kazaları da beraberinde getirir. Veya çukura düşüp aracın aks rot başları, mili zarar görebilir, fren balata aşınması, jant eğrilmesi lastiklerde delinme yarılma olabilir. Karter kapağı hasarı vs takla bile atabilir virajda ise.

Çarpışma çeşitlerine göre de çözümler üretilmelidir: Kafa kafaya çarpışma, hayvan ile çarpışma, park halindeki araç ile çarpışma, bisiklet ile çarpışma, yaya ile çarpışma, kaza geçişi veya kavşak çarpışması, kaza ile karşılaşma ya da  tek araç kazası, çarpışmayı geçme, çarpışmanın sonlanması, yoldan çıkmak, devrilmek ya da tek araç kazası, dönemeç kazası gibi.

Çocukları çocuk koltuğuna oturtmak gerekli. Araç kullanırken cep telefonu ile konuşmak, mesajlaşmak trafik için son derece tehlikeli.

Yorgun araç kullanmak da keza öyle uyuşturucu etkisinde gibi direksiyonda gitmek doğru değil. Mola vermek şart.

Motosiklet ve bisiklet kullanırken kask takmak olası bir kazada kafayı koruyacaktır.

Diğer sürücülere saygı ise her daim trafikte gerekli.

Ayrıca son olarak değinmeden geçemiyeceğim… Özellikle gece şehirlerarası yolculuğunda tır, kamyon, otobüs gibi büyük araçlar sanki bir ateş topu gibi güçlendirilmiş farlar, ledler, spot ışıklar, tepe ışıklar ile birde uzunları yakıp geliyorlar. Selektör ile ikaz ettiğinizde 3-5 kat daha fazla karşılık verip yakıp kör ediyorlar resmen. Bunlar muayeneden nasıl geçer anlamış değilim. Yollarda bunların denetimleri daha sıkı yapılmalı bence.

Çok yeni gayet sevindirici bir haber: 1 Ocak 2020 itibari ile Ticari Araç Sürücüleri için “Psikoteknik Test Raporu” zorunlu hale geldi. Olmayan sürücü 1180 Tl ceza ödeyecek. Sürücülerin refleks, algı, karar verme kabiliyetini ölçerek riskli sürücüleri tespit etmek için yapılan Psikoloğlar eşliğinde 1.5 saatlik dikkat, muhakeme, koordinasyon, seçici dikkat ,hız mesafe tahmin, çarpışma tahmin, görsel görüş, tepki hızı, trafiğe ilişkin görüş testi olmak üzere 12 test ile riskli sürücülerin trafikten uzaklaştırma belgesi harika bir uygulama. Şu anda Türkiye’de 850 adet ‘Psikoteknik Merkezi’ bulunmakta.

Hadi hayırlısı bakalım. Keşke sadece ticari araç sürücülerine değil tüm sürücüler için bu test raporları araç muayeneleri sırasında istense. Toplumun yarısının görülür görülmez psikolojik sorunları var. Araca binince, direksiyona eli değer değmez canavarlaşmakta. Çevremde böyle gözlemlediğim 8-10 kişi var. Sanki bayanlarda çoğunluk gibi. Direksiyon Koltuğuna oturunca o kibar hanımlar gidiyor. Argo, küfür, el kol hareketleri, karşıdan gelen sürücüye cam açıp bağırmak gibi. Oysa anlamsız gereksiz sözler. Önünden düzgünce giden sürücüye bile mal, inek, gitsene, hadi gibi laflar çıldırıyorum bunları görünce. Test şart azizim şart. Güvenli yolculuklar diliyorum.

Gülsen BİRDAL