ANAMURDA BİR TAYYİP-3
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazıları
Eklenme Tarihi: 05 Temmuz 2013
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 15:44
Site: gazete anamur
URL: http://www.gazeteanamur.com/yazar.asp?yaziID=1213
ANAMURDA BİR TAYYİP-3
Ağacın
gövdesi ne kadar sağlam olursa meyvesi de o kadar güzel olur. Milliyetçi
Hareket kökü mazide olan atiye akan sağlam bir ağaçtır. Ancak; Ağacın özünü
kurt yemeye başlarsa o ağaç iflah olmaz.
Milliyetçi
Hareket gövdedir. Diğer yan kuruluşlar da dalları. Gövde dallarını koruyup
kollayacak dallarını budamayacak, budatmayacaktır. Dallarda gövdenin etrafında kenetlenip
sinekleri, böcekleri, haşereleri yok edecek ki gövde zarar görmesin. Tabi gövde
de ekmek elden su gölden yan gelip yatmayacak. Dalda gövdede görevini yaparsa
meyve çok güzel olur. Gövde babanın evlatları sevdiği gibi kucaklayacak, dallarda
evlatların babaya olan saygı ve sevgi ile etrafını saracak. Gör bakalım o
aileyi kim yıkabilir. İşte kazanılan bütün başarıların sırrı yukarıdaki koruma,
kollama, birlik ve beraberliğin neticesidir.
Bize
öğretilen ülkü davasında haset yoktu, kibir yoktu, eğilmek ve satılmak yoktu. Dosta
güven, düşmana korku salardık. Hedef vardı, hedef Türk İslam davasıydı. Diğer
hedefler asıl amaca ulaşmada küçük ayrıntılardı.
Hedefe
ulaşmak için canını kanını ortaya koyacaksın. Hedefe ulaşmak için tek de
kalsan, tek başına olacak ancak ALLAH aşkına mücadeleyi sürdüreceksin.
En küçüğünden en büyüğüne, en tepedekinden en
alttakine kadar herkese düşen görev yok mudur, bu hep böyle olmadı mı? Rahmetli Cennet mekan Başbuğ Alparslan TÜRKEŞ bir
yurtdışı gezisinde [ABD] orda kurulmuş olan ülkücü teşkilata varır. Teşkilat
başkanı “başbuğum ne emredersiniz nasıl bir program yapalım” der. Cennet mekân
Başbuğ şöyle söyler. “Programı teşkilat yapar, biz de programa uyarız.”
Sevgili
arkadaşlar nerde kaldı teşkilat nerde kaldı istişare, nerde kaldı varılacak
olan hedef. Ülkücüler çok hassas duygulu insanlardır. Bir defa kırdın mı
verilen tahribatın tamiri çok zordur. Yapılan güzel işleri direklere değil
milletin gönlüne yerleştirilirse hangi güç onu söküp alabilir. Bunun sayısızca
örnekleri yok mu? Bir kahvenin kırkyıl hatırı yok mu sizin yanınızda.
Bu
sözlerimi seçilmişlere de, teşkilatı yönetenlere de söylüyorum. Gururu, kibri,
bencilliği, ben duygusunu bir yana bırakmalıyız. Birimiz hepimiz, hepimiz
birimiz için diye biz teşkilatlarda ülkücüler olarak yeminler etmedik mi?
Bir
söz verdin mi sözünde duracaksın. Asılmak gerekirse asılacaksın. Kendini
gönüllere kazıyacaksın olacaksan adam gibi olacaksın, ülkücü gibi olacaksın.
Masumca
başlayan hareketler kötü yönetilince krize dönüşür. Kural böyle bundan önce
böyleydi, bundan sora da böyle olacak. Köpeğe gem takarsan kendini at zanneder.
Herkes duracağı yeri ve sınırını bilmelidir. Siz idareci ve idare eden değil
yönetici olacaksınız. Zaten bu memlekette her şey idareyle gitmiyor mu?
Sevgili
okuyucular… Önceki yazılarımıza teveccüh gösterdiniz. Bazı arkadaşlarımız telefonla
arayıp, bazıları bizzat gelerek yazı hakkında olumlu olumsuz görüşlerini
bizimle paylaştılar. Değerli arkadaşlarım bizim şahıslarla işimiz olamaz,
olmaz. Biz önce ALLAH’a sonra kendimize ve aziz şehitlerimize söz verdik. Ne
kapalı kapılar ardında pazarlık yaptık, ne de birileri gibi sağ gösterip sol
vurmadık. Herkes kendisini bilir. Ve herkes kendine çeki düzen vermelidir ki bu
kötü, zalim düzene şekil verebilelim.
Biz
eleştirilerimizi yapıcı şekilde yaparız. Birileri tenezzül eder okurda bir hata
düzeltilebilir mi diye. Ne kimseye kırgınız nede kimseye dargınız. Zaman çok az
ve çok değerli. En tepedeki büyüklerden en alttakine kadar herkes bir olmalı
diri olmalı ki, o dalgalanan bayrak yere düşmemeli, düşürülmemelidir.. Herkes
eteğindeki taşı dökmeli, oturup istişare yapmalı, teşkilat başkanından
seçilmişlere, yan kuruluşlardan üyelere velhasıl kim kendini vicdanen sorumlu
hissediyorsa bu saatten sonra üzerine düşeni fedakârca yapmalıdır.
Kimse
kendini Yunus’un odunu gibi dosdoğru görmesin. Herkesin hatası vardır
olacaktır. Bundan sonrada olacaktır. Önemli olan hatayı kabul etmek hatadan
dönmektir. Hatanı kabul etmekte tabi ki bir erdemdir.
Salı
günü başlayacak olan onbir ayın sultanı Ramazan-ı Şerifin Türk Milletine ve
bütün İslâm âlemine hayırlara vesile olmasını yüce ALLAH’tan niyaz ederim.
Atilla BOZKURT